1 Mayıs 2009 Cuma

Kerio Mail Programı ve Uygulamaları


Kerio mail kişisel olarak e-mail yönetiminin yapılabildiği bir programdır.Kişiler yeni hesaplar ekleyerek e-maillerini istediği şekilde yönetebilirler.Eklemiş olduğu hesaplara ait özelliklere erişebilir ve o e-mail adreslerine ait değişiklikler yapalbilirler.


KERIO MAIL PROGRAMININ KURULUMU


--Next diyerek ilerlenir.
--Complete seçilerek Next tıklanarak devam edilir
--Next diyerek ilerlenir.
-- Domain adı:deneme.com ve host adı:sunucu.deneme.com olarak girilir ve next denilerek devam edilir
--Kullanıcı adı ve şifre belirlenerek devam edilir.
--Finish diyerek kurlum tamamlanmış olur.


KERIO MAIL PROGRAMININ KULLANIMI


--Kullanıcı adı ve şifre girilerek servere'a bağlanılır.

--Add denilerek kullanıcı eklemesi yapılabilir.
--Kullanıcıya ait Bilgiler girilir ve Next butonuna basılarak devam edilir.
--Next butonuna basılarak devam edilir.
--Next butonuna basılarak devam edilir.
Kullanıcı eklemesi de tamamlanmış olmaktadır.Bu işlemlerin sonucunda program kullanıma hazır hale gelmiştir.Kullanıcılar Kerio Mail Programı ile hesaplarına bağlanarak e-posta yönetimini yapılabilirler.



Firewall

Firewall (Ateş duvarları);ağı iç ağ ve dış ağ olarak ikiye ayırarak denetimi sağlayan bir yapıdır.Dış ağdan gelen zararlı tehlikelere önlem olarak kullanılan etkili bier sistedir.Firewall, ağın içinden veya dışından gelen yetkisiz erişimleri engelleyen, süzen ve izin denetimi sağlayan yazılımlar veya donanımlardır. Ateş duvarlarını yazılımsal, donanımsal veya her ikisinin de bir arada olduğu gruplara ayırabiliriz. Aslına bakarsanız donanımsal olanların üstünde de bir çeşit gömülü yazılım (firmware), BIOS vs ismi altında yazılımlar çalışmaktadır.Ateş duvarı deyince sadece bizi dışarıdan gelen saldırılara karşı koruyan birşey düşünmemek gerekir. Gelişmiş ateş duvarları bunların dışında NAT (Ağ Adres Çevrimi), VPN (Sanal Özel Ağ) gibi teknolojileri de bize sunarlar.


Firewall Üzerinden Yapabileceğimiz İşlemler
Girilecek olan IP aralıkları belirlenip onların dışına çıkılması yasaklanabilir.Virüs taraması yapılabilir.Virüslü dosyaların gönderimi ve alımı engellenebilir.Sözcükler belirlenip o sözcükleri içeren web sitelerine giriş yasaklanabilir.İçerik iltesi yapılabilir.Örneğin akademik sitelere erişim için yasaklar kaldırılabilir veya cinsel içerikli sitelere erişi yasaklanabilir.Herhangi bir adrese olan erişime engel konulabilir ve son olarak ta internetin bant genişliği ayarları yapılabilir.Band genişliğini belirli bir seviyeye değiştirebiliriz.


WINS: Microsoftun çıkarmış olduğu bir yapıdır. TCP/IP üzerinde NetBIOS kullanan yönlendirilmiş ağlardaki NetBIOS ad çözümlemesinde kullanılan bir yapıdır.Host adı ile Ip dönüşümünü içerisinde barındırır.Aynı zamanda, kendine bildirilen kayıtları listeler haline tutar ve istendiği takdirde onları verebilen bir yapıdır.

NFS: Sun firmasının geliştirmiş olduğu bir yapıdır.

SMB: IBM tarafından geliştirilmiş bir yapıdır. Türkçe karakterleri içerisinde barındırmaz ve DOS işletim sisteminden beri kaynaklarını paylaştıran bir yapı olmuştur.

Active Directory

Active Directory, Ağ üzerinde bulunan tüm bilgilerin (örneğin kullanıcılar, gruplar , bilgisayarlar vb.) depolanmasını sağlayan ve bu bilgilerin kullanıcılar ve yöneticiler tarafından kolayca kullanılmasını ve bulunmasını sağlayan bir servistir. Ayrıca güvenlik, oturum açma sırasında kimlik denetimi gibi işlemlerde Active Directory ile bütünleşik olarak çalışmaktadır.
Microsoft ağlarında kullanılan dizin hizmetidir.
Bu veritabanı, kullanıcılar, bigisayarlar, mekanlar, yazıcılar gibi organizasyonun tüm bilgilerini saklar. Bu dizin vasıtasıyla çeşitli yönetimsel kısıtlamalar oluşturulabilir ya da kullanıcıların çalışma ortamları ihtiyaçlar ve standartlar doğrultusunda şekillendirilebilir. Bu şekillendirmeler Grup İlkesi sayesinde yapılır.

Active Directory'nin ilk uygulaması, Windows Server 2000 ile gerçekleşmiştir. LDAP uyumlu bir veritabanıdır.
Active Directory'nin Genel Özellikleri
-Tek bir noktadan yönetim
-Organizasyon
-Yönetim
-Kontrol

Active Directory'nin Genel
Özellikleri
-Network’ün domain olarak adlandırılan birimler halinde düzenlenmesini sağlar.
-Kullanıcıve grupların listesini merkezi olarak tutar.
-Kullanıcıve grupların ancak gerekli izinlere sahip olmasıdurumunda kaynaklara erişmesini sağlar.
-Domain içindeki nesnelere birçok özelliklerinden erişimi sağlar.
-Domainin OU adıverilen alt parçalara bölünmesini sağlar. Bu yönetimin delege edilmesini sağlar

Web Services (Web Servisleri)

Bu sistem http protokolü üzerinden çalışan bir yapıdır.Veri depoları etiketleri arasında tanımlanmıştır.Web'in 2.0 ve sonrası sürümlerinde etkisini gösteren bir kavramlardandır.Bilgiler "XML" formatındadır.Kullanıca bilgi vb konularda yardımcı olmaktadır.Farklı noktalardan girilen bilgilerin farklı işlenmesini sağlar. Verinin istendiği gibi yapılandırılmasını sağlar. XML herhangi yapısal bilginin saklanmasında ve farklı işleme ortamlarında bilginin transferinin mümkün olmadığı koşullarda bilginin evrensel yapılandırılması için kullanılmaktadır.XML, farklı türdeki ve yapıdaki dokümanların tanımlanması için kullanılan uluslararası bir standarddır.Bilgi içerikli metin ifadeler olduğu dolayısıyla güvenlik tehditleri çok fazladır.İki türlü güvenlik önlemi mevcuttur;
Simetrik şifreleme: Belirli anahtara bağlı kalınarak oluşturulan bir şifreleme türüdür. Anahtar karşı PC tarafından bilineceğinden kullanımı büyük riskler taşımaktadır.
  • Blow Fish: Eski bir algoritmaya sahiptir. En temel şifreleme algoritmalarına sahiptir.
  • Idea: Gelişmiş bir şifreleme standardıdır.Ücretli ve lisanslı kullanımı gerekmektedir.Bu sebeple de çok yaygınlaşmamıştır.
  • 3Des: Daha önce IBM tarafından geliştirilmiş olan Des'’in gelişmiş bir halidir.Birçok farklı anahtar ve daha gelişmiş güvenlik yapıları vardır. Günümüzde de bankalar bu standardı kullanmaktadırlar.
  • Twofish: Gelişmiş bir şifreleme standardıdır.Kullanımı çok yaygın değildir.
  • AES: Yaygın olarak kullanılan şifrelemedir. zip şifrelemede kullanılır.
  • RC4 ve RC5: Günümüzde en çok kullandığımız bir algoritma yapısıdır.Şifreleme yapısı olark en çok tercih edilenlerdendir.Bu şifrleme algoritması da lisanslı olup kullanım için ücret verilmesi gerekmektedir.

Asimetrik şifreleme: Günümüzde daha çok kullanılan bir şifreleme yapısıdır.. Bağlantı sırasında karşı taraftaki bilgsayara anahtarı aynen göndermez.Bu da simetrik şifrelemeye göre daha çok tercih edilmesinin sebebidir.Gönderilen anahtar asimetrik bir yapıya sahip bir anahtar olmaktadır.Çeşitli yapıları vardır;

Açık Anahtar: Açık bir anahtar yapılanmasına dayanan bir sistemdir. Güvenlikte önlemler bir 3. kişiye bağlıdır.Belirli bir süreç içerisinde gerçekleşen bir yapıdır. Bu 3. kişi istemci ve kullanıcı tarafından kabul gören bir sertifika otoritesidir.Tanımlanacak olan genel ve özel anahtarlar sertifika otoriteleri tarafından tanımlanmaktadır.

Nesnelerin Ağ Üzerinden Aktarılmasının 2 protokolü vardır.

a) RTSP Komut Yapısı
(Gerçek Zamanlı Akış Protokolü)
  • Describe: Listelere ulaşmak için kullanılan medya parametrelerini listeler.
  • Teardown: Veri aktarımı keser.
  • Play: Sunucudan istemciye veri akışını başlatır.
  • Record: İstemciden sunucuya veri aktarımını başlatır.
  • Pause: Veri aktarımını durdurur.
  • Setup: Oynatıcı ve kullanıcı arasında mantıksal bir kanaldır.

b) Voip:
İnternet protokolü üzerinden ses aktarımı yapar. 3. Katmanla IP üzerine yapılandırılmıştır.İnternet üzerinden ses taşınmasını sağlayan bir yapısı bulunmaktadır.

H323 protokolü:

Telefon sinyallemesi yapan bir sistemdir.Daha önceleri var olan bir yapı olan POTS sistemi yerine geçimş bir sistemdir.
Adresleme olrark telefon numarasının kendisini kullanır.mesaj formatı ikili kodlar ile yapılmaktadır.Arama sonlandırması komutla veya tcp bağlantısının kesilmesi ile gerçekleşir.Geişmiş bir yapıya sahiptir.Kurulacak olan iletişimin nasıl tanımlanacağını belirler.RFC ile tanımlanmış bir yapıdır.Telefonlarla genelde uyumlu çalışmaktadır.ASCII kullanır. Gelişmekte olan bir yapıdır.Yapısında url de tanımlanmışır.

IIS üzerinden Web Sitesi Oluşturma ve Yayınlama

IIS Üzerinden Bir Web Sitesi Oluşturmak ve Yayınlamak
Windows Server 2003 sistemi üzerinden bir Web sitesi oluşturmak için yapılacak ilk işlem bilgsayarım sağ tıklanarak yönet denilerek Internet Informatiomn Service menüsüne erişilir.Biz kuracak olduğumuz Web sitemiz için IP 'mizi 10.0.0.5 olarak tanımlayacağız ve host adresi olraak da: http://www.kanarya.org/ vereceğiz.Bu işlemler sırasında Web sitemize ait dosyaların yeri default olrak bırakılmayacak biz dosyalarımızı C:/kanarya dizini içerisinden çağıracağız.Arkadaşlar yapacak olduğumuz bu site bir php tabanlaı bir site oluğ kullnacak olunan uzantımız ise sitemiz php olduğundan kullanacak olduğumuz ISAPI dosyası için php5isapi.dll adlı kütüphane dosyamız kullanılacaktır.




Yapılacak ilk işlem Bilgisayarım sağ tıklanarak ,Bilgisayarı Yönet seçilir
Internet Information Service kısmından web sitesi klasörüne tıklanır


Karşımıza "Web sitesi oluşturma sihirbazına hoşgeldiniz" mesajının gelmesinden sonra ileri butonuna basılır ve devam edilir.


Web sitemizin adresinin www.kanarya.org olarak tanımlıyoruz.Bu web sitemizin host adresi olmaktadır.

Web sitesi için kullanılacak IP ve TCP bağlantı noktası seçilir
ana üst bilgisi www. kanarya.org olarak yazılır


Web sitesi için giriş dizini belirlenir.Web sitemizi hangi dizinden çağıracaksak onu belirteceğiz.

Web sitesi erişim izinleri belirlenip, İleri butonu tıklanır.


Adresi kanarya.org'un olan sitemizin özellikleri belirlenir ve Web sitemizin TCP ve IP gibi kimlik bilgileri tanımlanır

Kaynak içeriğinin alınması gereken yer belirlenir.Uygulama ayarları yapılır.
Çalıştırma izinleri ve uygulama havuzu belirlenir.hangi uygulamalara izin verilip verilmediği belirlenir.

Uygulama yapılandırması yapılır.

Uygulama uzantısı eşlemesi ekleme ve düzenle seçenekleri yapılır
Tüm filler seçilir. çalıştırılabilir ve dahil hat seçilir.

Gerekli uygulama yapılandırması seçeneğinden "ISAPI uzantılarını ön belleğe al kutucuğu seçilir ve Tamam'a tıklandıktan sonra web sitesi oluşturma gerçekleşir.Arkadaşlar artık Windows Server 2003 işletim sistemi üzerinden IIS hizmeti ile bir Web sitesi tanımlamış olduk.

26 Nisan 2009 Pazar

SMTP, POP3 ve IMAP Protokolü ve Uygulamaları


Kişilerin bilgisayarlar aracılığıyla elektronik ortamda birbirleri ile haberleşmelerini sağlayan temel yapıya e-mail (e-posta) denilmektedir. E-posta (electronic mail, e-posta), haberleşme ve iletişim için kullanılan servislere verilen genel isimdir.Elektronik posta, ya da e-mail internetin belki de en çok kullanılan özelliğidir. Internete, ya da Internete bağlı olan herhangi bir ağa bağlı olan herkese mesaj gönderebilirsiniz.Temel olarak internet ağı üzerinden iletişimi sağlayan bir yapıdır.Bu iletişim sırasında e-posta adresleri kullanılır;
Email adresleri iki kısımdan oluşmaktadır.Bu iki kısım "@" işareti ile birbirinden ayrılmaktadır. Örneğin; "sedvur@hotmail.com" burada ilk kısım yani "sedvur" kullanıcı adını belirtmektedir.İkinci kısım yani "hotmail.com" ise mail servisini sağlayacak olan adrestir.Bu mail hizmeti veren host'un adıdır.

Her E-Mail'de Bulunan Temel Yapılar

From: Bu kısma; e-posta'yı gönderen kişinin e-posta adresi ,adı ve soyadı yazılmaktadır.Örnek; from:sedvur@hotmail.com Samet Sedat VURAL gibi

Subject: Bu kısıma; gönderilecek olan e-postaya konu belirlenip içeriğe uygun bir tanımlama yapılmaktadır.Örnek;ÇOK ACİL,Beni acil olarak ara vb...gibi

To: Bu kısma , e-posta'yı göndereceğimiz kişi veya kişilerin e-posta adresleri yazılmaktadır. Gönderilecek kişi sayısı 1'den fazlaysa adresler aralara virgül veya noktalı virgül konarak (bazı sistemlerde bir boşluk bırakılarak) yazılmaktadır.Örnek; To: sedvur@hotmail.com; s.sedatvural@hotmail.com; gibi

Cc: Bu kısma, e-postanın kopyasını başka bir kişiye ya da kişilere (posta içeriği ile doğrudan ilgili olmayan kişilere mesela) göndereceksek, onların adresleri yazılır. (Cc : Serdar VURAL gibi)

Bcc: Bu kısım Cc ile aynıdır fakat yalnız, maili alan kişiler To: ve Cc: alanlarındaki bilgileri görebilmelerine karşin, Bcc: alanındaki bilgileri göremezler Örnek; Bcc: S VURAL. Bazen, size gelen bir iletiyi bir başkasına aynen iletmeniz gerekebilir. Bunu sağlayan mekanizma, mailin baş kısmında "Forward:" seklinde görülür. Kullandığınız e-posta programları, standart olarak, bir maili başkasına "aynen gönderme" seçeneklerini size sunarlar. Elektronik postaların baş kısmında daha değişik alanlar da vardır.

E-Mail Protokolleri

Bir e-posta sunucusu genellikle SMTP(Simple Mail Transfer Protocol) adı verilen ve 25 numaralı uygulama portunda çalışan E-Posta Transfer Ajanı (MTA) aracılığı ile e-posta alıp gönderir. Hem gelen hem de giden e-posta bu port üzerinden hareket eder. Sadece hareket yönleri farklıdır ve bu işlemi bildiğimiz bir posta ofisine benzetebiliriz. İki e-posta sunucusu aralarında konuşmaya başladıklarında ilk olarak SMTP protokolüne özgü olarak el sıkışma diye tabir edilen safhayı gerçekleştirirler. O anda her sunucu hangi kullanıcıdan hangi kullanıcıya e-posta göndereceği ve alınacağı konusunda birbirlerine gerekli bilgileri verirler ve eğer alıcı sunucuda ilgili e-posta hesabı var ise data akışı başlar. Bu safhada bir çok farklı kontrol yapılabilir ve istenmeyen e-postaların engellendiği filtreler çalıştırılabilir.

Data akışının sonlanmasından sonra alıcı sunucu eğer gelen mesajı başarı ile alabildi ise gönderici sunucuya bunu onaylar ve kendi içinde yapması gereken işlemleri başlatır. Şu anda asıl amaç gelen e-postanın ilgili kullanıcının kutusuna uygun şekilde teslim edilmesidir. Bunun evvelinde virüs kontrolü, istenmeyen e-posta süzgeçleri ve ayrıca kullanıcıya ya da e-posta sunucusuna özgü e-posta kabul etme filtreleri çalıştırılabilir. E-posta tüm bu kontrolleri geçtikten sonra halen elenmedi ise ilgili kullanıcının e-posta kutusuna koyulacaktır.

Bundan sonrası kullanıcının e-postayı kendi kutusunda web üzerinden okuması ya da kullandığı e-posta alma protokolüne göre kendi sistemine getirmesi ile devam eder. POP3 veya IMAP adını verdiğimiz protokoller bu andan itibaren kullanılmaya başlanır. Tüm bu işlemler yapılırken kullanıcıların adları ve şifreleri tüm safhalarda tek tek kontrol edilmektedir. Yanlış kullanıcı adı veya şifre ile işlemler gerçekleştirilemez.

1.SMTP Protokolü (Basit Posta Aktarım Protokolü)

E-posta gönderme protokolü (Simple Mail Transfer Protocol), bir e-posta göndermek için sunucu ile istemci arasındaki iletişim şeklini belirleyen protokoldür. Sadece e-posta yollamak için kullanılan bu protokolde, basitçe, istemci bilgisayar SMTP sunucusuna bağlanarak gerekli kimlik bilgilerini gönderir, sunucunun onay vermesi halinde gerekli e-postayı sunucuya iletir ve bağlantıyı sonlandırır.25 numaralı port SMTP sunucusu için ayrılmıştır.

E-posta almak için POP3 ya da IMAP protokolü kullanılır.Ücretsiz hizmet veren büyük e-posta servisi sağlayıcıları da SMTP ve diğer e-posta gönderim ve kontrol protokollerini desteklemeye başlamışlardır.Outlook, Eudora, Kmail, Thunderbird, Evolution, Sylpheed gibi e-posta istemcileri, e-postalarınızı gönderilmek üzere sunucunuza iletirken SMTP servisinden faydalanırlar.

SMTP server bazı basit text komutlarını anlayabilir. En çok kullanılan komutlar :

HELO : kendini tanıtmak için kullanılır.

EHLO : kendini tanıtıp, erişim istemek için kullanılır.(daha gelişmiş bir selamlama mesajı olarakta tanımlanabilir.)

MAIL FROM : göndericiyi tanımlamak için kullanılır.

QUIT : oturumu kapatmak için kullanılır.

RSET : reset olarak kullanılır.

HELP : Komutlar hakkında yardım almak için kullanılır

RCPT TO : Alıcıyı özelleştimek için kullanılır..

DATA : Mesaj gövdesini tanımlamak için kullanılır. ( to, from ve subject ilk üç satır olmalıdır. )

VRFY : Adresi tanımlamak için kullanılır.

EXPN : Adresi genişletmek için kullanılır.



2. POP3 Protokolü

Pek çok e-posta sistemlerinde SMTP yanında ikinci bir servis daha vardır : POP (Post Office Protocol). POP servisinin işlevini ikiye ayırarak anlatmak daha uygundur;

Standart SMTP, size bir mail gönderildiğinde bu maili, gideceği yere ulaşana dek yönlendirerek iletir (routing). Eğer mailin son varış noktasına ulaşılamıyorsa (bağlantı kopukluğu) SMTP daha sonraki bir zamanda (1 saat sonra vb) aynı maili tekrar göndermeye çalışır. Eğer uzunca bir süre sonra mail hala gönderilememişse size bir hata maili ile birlikte mailinizi geri gönderir. Bunun önune geçmek icin kullanılan sisteme POP (ya da şu anki haliyle POP3) adı verilir. POP3 servisi bir posta kutusu vazifesi görür ve gelen maillerin gideceği yere aktarılması yerine bu kutuda tutulmasına olanak tanır. Daha sonra, kullanıcı bu POP servisine bağlanıp kendi maillerini kendi sistemine aktarır.

İkinci kullanım, mantık olarak yukarıdaki ile aynı olmasına rağmen işlevsel olarak farklıdır. Bu internet- kişisel bağlantılarında karşımıza çıkar. Evden, işyerinden yapılan SLIP/PPP türü bağlantılarda size gelen mailleri almak ve okumak için POP3'ü destekleyen e-posta programlarının (Eudora, Netscape mail gibi,) kullanılması çok büyük avantajlar sağlar. Bu şekilde, makinenizi açmadan posta kutunuzdaki tüm mailleri kısa surede alır; sonra bağlantıyı kapatır ve maillerinizi okursunuz (off reader). İsterseniz cevaplar yazar, daha sonra tekrar slip/ppp bağlanarak maillerinizi SMTP servisiniz üzerinden gönderebilirsiniz. Böyle bir kullanım size çok büyük zaman kazandırır.

3.IMAP Protokolü

IMAP (Internet Message Access Protocol; İnternet Mesaj Erişim Protokolü), bir e-posta iletişim protokolüdür. 1986 yılında Stanford Üniversitesi'nde geliştirilmiştir.IMAP4 olarak de bilinen IMAP, yerel kullanıcıların uzaktaki bir e-posta sunucusuna erişmesini sağlayan bir uygulama katmanı protokolüdür. En son sürümü IMAP sürüm 4 Revizyon 1 (IMAP4rev1) olup, RFC 3501'de tanımlanmıştır. IMAP4 TCP/IP protokolü üzerinde 143. portu kullanarak çalışır.

Eposta sunucularından mesaj çekmek konusunda yaygın protokollerden biridir. Modern E-posta sunucularının neredeyse tamamı tarafından desteklenir
IMAP'ın Uygulanması

Genel kullanımda, bir kullanıcının e-posta istemcisini (Outlook, Apple Mail, Outlook Express, Thunderbird ; Hotmail ve Gmail web arabirimleri vb.) kullanarak yolladığı e-posta mesajları, önce kullanıcının oturum açtığı e-posta sunucusu tarafından kabul edilir ve genellikle SMTP kullanarak alıcının posta kutusunu içinde barındıran başka bir e-posta sunucusuna gönderilir. Bu aşamada alıcının göndericinin mesajlarına ulaşabilmesi için bunu e-posta istemcisi ile çekmesi gereklidir. Fakat SMTP tek yönlü bir protokoldür (sadece gidiş). Kullanıcının isteği üzerine posta kutunuzda bulunan e-posta mesajının istemcinize inmesini sağlayamaz. Bu aşamada yapılandırmaya bağlı olarak POP3 veya IMAP devreye girerek ilgili mesajın oturum açmış ve talep etmiş istemciye çekilmesi sağlanır.

IMAP ve POP3 kullanımı arasındaki temel fark IMAP ile E-Posta sunucusuna bağlantı kurulduğunda, kutuda birikmiş e-postaların sadece başlık bilgilerini istemciye getirir.POP3 ise bütün mesajları istemciye çeker.Genel prensip olarak kullanıcı ve e-posta sayısının çokluğuyla doğru orantılı olarak kullanılır. Uygulamada web postası kullanan neredeyse bütün sunucularda IMAP protokolü kullanılır.


IMAP'ın POP3'e göre avantajları

Bağlantı şekli açısından bakıldığında;Bir e-posta sunucusuna POP3 ile bağlanıldığında bütün yeni mesajlar istemciye çekilir ve bağlantı kapatılır.IMAP kullanıldığında oturum açıldıktan sonra bağlantı sadece istek olduğu durumlarda açık kalır.(Bir mesajın açılması ve içeriğinin görüntülenmesi gibi).

Büyük boyutlu posta kutularında bu özellik içeriğin görüntülenmesini de sağlar.Çoklu kullanıcı desteği açısından bakıldığında;POP3 aynı posta kutusunda aynı anda tek kullanıcıyı destekler.Tersi durumda işleyiş tarzı sorun yaratır.IMAP ise çok kullanıcıyı destekler.Bir kullanıcının yaptığı değişiklik eş zamanlı olarak diğer oturum açmış kullanıcı tarafından görülebilir.

HTTP Protokolü

HTTP PROTOKOLÜ

Hypertext Transfer Protocol (HTTP) (Köprü Metni Aktarım Protokolü) Web sunucuları ile Web tarayıcılarının Internet üstünden birbirleri ile haberleşmek için kullandıkları ortak dildir. Bu protokol kullanıcı ile sunucu arasındaki mesaj alısverisinin hangi formatta olacagını belirler. Güvenilir bilgi iletimi gerektirdigi için mesajlar TCP baglantısı ile iletilir. Dolayısıyla kullanıcı ile sunucu arasında bir bilgi alısverisi olmadan önce, iki nokta arasında TCP baglantısı kurulur. 80 numaralı TCP portunu kullanır. HTTP’de aktarılan veri dosya olmak zorunda değildir.Bu nedenle aktarılan nesneler hipermetin olarak isimlendirilir.Web siteleri büyük küçük bir çok dosyadan oluşur.Bir istek geldiğinde bu dosyaların hızlı bir şekilde aktarılması gerekir.Bu aktarma işleminde ftp yetersiz kaldığı için HTTP protokolü tanımlanmıştır. HTTP kalıcı bağlantıları desteklemez .İstemciden bir istek gönderildiğinde sunucu ile bağlantı kurulur cevap gelir ve bağlantı kesilir.HTTP 1.1 sürümü kalıcı bağlantılara destek vermektedir.Fakat yaygın kullanılmamaktadır.Bunun sebebi birden fazla kullanıcıya hizmet verirken zaman sorunları. HTTP bir 7.katman protokolüdür ve smtp’de olduğu gibi MIME yapısına benzer bir yapı tanımlanmıştır.Bir Web tarayıcısı bir web sayfası talep ettiğinde, Web sunucusuna bir request/istek gönderir. Bu istek mesajında bir Header (başlık) ve belli durumlarda bir Body (gövde) kısmı bulunur. Web sunucusu da bu istek mesajına bir response/yanıt mesajı ile karşılık verir. Bu yanıt mesajında da her zaman bir Header ve çoğu zaman bir Body kısmı bulunur.HTTP bir istek/yanıt protokolüdür. Her yanıttan önce bir istek verilmiş olmalıdır.Her ne kadar istek ve yanıt mesajlarının içerdikleri bilgiler farklı olsa da Header/Body yapısı ortaktır. Header’da mesajla ilgili Meta-bilgileri, Body’de mesajın içeriği bulunur.
Http ‘nin İstek Komut Yapısı
----------------------------------------------------------------
KOMUT PARAMETRE HTTP SÜRÜMÜ
----------------------------------------------------------------



HTTP isteğinin ilk satırı istek yöntemini, istenilen kaynağın URL’sini ve protokolün sürümünü içerir.

  • İstek komutları büyük ve küçük harfe duyarlıdır ve her zaman büyük harf ile yazılırlar.
  • HTTP’de tanımlanmış birkaç farklı istek yöntemi olmasına rağmen Web sunucu tümünü her bir kaynak için desteklemiyebilir.
  • Bu yöntemlerin en yaygınları GET, HEAD ve POST’tur.

    Bazı HTTP Komutları

  • GET: Dosya çağırma komutudur.

  • HEAD: Get komutuna benzer ancak sadece başlık bilgilerini gönderir.
  • POST: Postun farkı parametre içermesidir.
  • DELETE: Web sayfasını siler.
  • OPTIONS: Verdiğimiz komutun türünü belirtir.
  • PUT: Bir web sayfasını saklamak üzere gönderir.
  • TRACE: Web sunucularını kontrol etme işlemidir.


İstek Mesaj Header (Başlık) Yapısı

İstemci genelde istek mesajı ile bir kaç tane Header alanı da gönderir. Bunlar, isim ve değerden oluşur. Bu alanlar, istek ya da istemci hakkında daha fazla bilgi vermek ya de isteğe durum koşulları eklemek için gönderilirler.








Sunucu Cevap(Response) Komut Yapısı

Sunucu yanıtlarında, istemcinin gönderdiği istek mesajlarında olduğu gibi her zaman bir header ve opsiyonel bir body kısmı bulunur.

--------------------------------------------------------------------------
HTTP/1.1 XXX (Cevap kodu 3 haneli numaralardan oluşur)
Açıklamalar

--------------------------------------------------------------------------



İlk satır olan Status Line’da protokol ve sürümü, cevap kodu ve cevapın yazılı mesajı bulunur.Cevap kodları 3 haneli rakamlardan oluşur.İlk hanesi verdiğiniz komutun tür bilgisini içerir.

İlk satır olan Status Line’da protokol ve sürümü, cevap kodu ve cevapın yazılı mesajı bulunur.Cevap kodları 3 haneli rakamlardan oluşur.İlk hanesi verdiğiniz komutun tür bilgisini içerir.

Cevap Kodları

  • Seri 1xx : Alt seviye HTTP etkileşimlerinde kullanılırlar.

  • Seri 2xx : İstekle ilgili herşeyin uygun ve düzgün olduğunu belirtirler. 200: OK ,204: No Connect mesajı verir.

  • Seri 3xx : Genellikle bir çeşit yönlendirme ifade ederler. İstek geçerliydi fakat Web tarayıcı istenilen içeriği başka bir yerde/adreste bulmalı.

  • Seri 4xx : Bir hata oluştu ve bu hatanın sorumlusu sunucu değil, sunucu hatadan dolayı Web tarayıcısını sorumlu tutuyor. 404 : sayfa bulunamadı,403 : yasak,408 istek zaman aşımına uğradı.

  • Seri 5xx : Bir hata oluştu fakat bu sefer hata Web tarayıcıdan kaynaklanmıyor, hatanın sorumlusu sunucu ya da sunucuda çalışmakta olan bir betik.

Cevap Başlık Yapısı

Content-Base :Tüm göreli URL’leri çözümlemek için sunucunun taban (base) URL’ini tanımlar
Content-Length :Yanıt mesajının Body kısmının boyutunu (byte olarak) belirtir
Content-Type :İsteğin ortamını (media) belirtir
Date :İsteğin gönderildiği tarih ve zamanı tanımlar
eTag :İstenilen kaynak için bir varlık etiketi (entity tag) yaratır
Last-Modified :İstenilen kaynağın en son ne zaman değiştirildiğini tanımlar
Location :Kaynağın bulunduğu yeni yeri belirtir
Server : Web sunucunun adını ve sürümünü tanımlar
Set-Cookie :Sunucunun, Web tarayıcının daha sonraki isteklerinde göndermesini istediği bir isim ve değer çifti tanımlar.Set cookie ile sununun istemciyi tanıyarak dosyaları tekrar yüklemesi engellenir.
WWW-Authenticate :Doğrulama şeklini ve metodunu tanımlar


HTTP Protokolünün Özellikleri

Http kalıcı bağlantılarda etkili bir yapıya sahip değildir.HTTP protokolü sayesinde kullanıcılara birçok sınırlandırmalar yapılabilmektedir.
  • Dizin güvenliği: Dizinlere ait özellik ve sınırlamaların belirlendiği kısımdır.Klasörlere yetkilendirme yapılmaktır.
  • Varsayılan dip not: Gönderilecek olan bilgilerin içerisine önceden belirlenmiş bir html nesnesinin eklenmesidir.Örneğin; Web sitesinin adı
  • Giriş dizini: Dizin içerisinde varsayılan içerik bulunamamışsa ve klasöre istek yapılmışsa klasör içeriği listelenir. http://localhost veya http://127.0.0.1
  • Anonim: Herhangi bir kullanıcı adı ve parolası girilmeden erişimi sağlamaktadır.Kullanıcı adı ve parolası girilmez. USS_WIN2003 bu kullanıcı adı IIS kurulurken oluşturulur. Kullanıcı adı ve parola ile de hizmet verilebilir. Ayrıca belirli IP blokları arasındaki bağlantılara cevap verebilme gibi birçok ayarlar buradan yapılmaktadır.
  • İçerik derecelendirme: Http üst bilgisi ile kullanıcılara bazı kategorilerde ne tür içerik olduğu gönderilebilir. Web tarayıcıardaki bu bilgi yığınına bakıp içeriki ksıtlaması yapılabilir.
  • Mime türleri: web sitesi ilk oluşturulduğunda tüm uzantıları desteklemez. Bazı uzantıların desteklenmesi için bunların tanımlanması gerekmektedir. Bunları Mime aracılığı ile yaparız. Hangi uzantıya hangi veri yığını göndereceğimizi tanımlanır.
  • BITS: Bir tür aktarımım biçimidir . Microsoft kullanır. BITS ile büyük boyutlu dosyalar daha kolay gönderilir.
  • ASP.net: Asp sürümlerini tanımlayabiliriz. 1 ve 2 sürümlerinden hangisini kullanacağımızı belirleyebiliriz. Yapılan projenin asp ise dll dosyasının doğru şekilde yorumlanabilmesi için sürümünün seçildiği bölümdür.
  • ISAPI: exe dosyası gibidir, DLL uzantılıdır. Bir dosyayı çalıştırılabilir olarak tanımladığımız zaman, DLL uzantılı bir dosyaya istek yapıldığı zaman o dosyanın içeri kullanıcıya gönderilmez. Dosya çalıştırılır, bir değer çıkar ve bu değer kullanıcıya gönderilir. DLL çalıştırılır ve kullanıcıya çıktısı gönderilir.
  • NOT:Adres çubuğunda herhangi bir .dll uzantılı bir dosya görüldüğü takdirde demek oluyor ki obir ISAPI uygulamasıd
  • CGI: Bir dosyanın içeriğini değil, o dosyayı çalıştırıp çıktısını kullanıcıya göndeririz.
    Bir exe dosyasının 1000 kez çalıştırılması gerekebilir. CGI performans problemlerine yol açmıştır.Genellikle UNIX için kullanılır. Windows için WinGCI kullanılır. WinGCI, Windows için özelleşmiştir. WinCGI’nın farkı bir konsol yapısını kullanmamasıdır. Sanal bir konsol yapısı açılmaz.
  • 2 tip ISAPI uygulaması vardır:
  • 1. ISAPI uzantıları: Belli bir uzantıda çalışır. GCI programlama güçlüğünü aşmak istediği yerlerde kullanır.
  • 2. ISAPI filtreleri: bir web sayfasının içeriğinin kullanılmasıdır. Gelen her içerik uygulamadan geçirilip kullanıcıya gönderilir. Tüm içerik kontrol edilir.
    WWW için CGI için arabirimlik yapar. Tamamen exe dosyalar yazmadan temel kod yığınlarıyla web sayfaları oluşturulabilir hale gelmiştir.
  • APACHE
    APACHE de tanımalmış olan bir ISAPI’dir. Konsol tabanlı bir yapısı vardır.. Unix tabanlı bir sistem olarak geliştirilmiştir.Windows ailesinde APACHE'nin yaptığı görevlerii IIS (Internet Inforation Services) yapmaktadır.

4 Nisan 2009 Cumartesi

IIS (Internet Informaton Services) ve APACHE

IIS (INTERNET INFORMATON SERVİCES)

Web sayfalarının yayınlanmasını ve web uygulamalarının çalışmasını sağlayan, istemcilerden HTTP ve FTP üzerinden gelen talepleri Microsoft Windows sunucu tabanlı işletim sistemlerinde karşılayan birim Internet Information Services (IIS )’dir

IIS (Internet Information Services), Windows sistemlerinde web tabanlı uygulama geliştirip yayınlayabilmek için gerekli alt yapıdır. Yani IIS kurulu olmayan bir bilgisayarda ASP veya ASP.NET uygulaması geliştirilemez.

Bir ağ mühendisinin gözüyle IIS, OSI katmanının bir üstünde yer alarak herhangi bir bilgisayar ile bir Windows bilgisayar arasında oturumsuz bir protokol sağlar. Buradaki oturumsuz kelimesi ile anlatmak istediğim, Telnet gibi protokollerde olduğu gibi iki sistem arasında devam eden bir konuşma bulunmamaktadır. İstemci – Sunucu mimarisi doğrultusunda, istemci HTTP protokolü üzerinden sunucuya talepte bulunduğunda, ki burada sunucu tarafında istemciyi IIS karşılamaktadır, IIS ya cevap döner ya da dönmez.

Windows Server 2003 ile birlikte IIS 6.0 sürümüyle gelmektedir. IIS 6.0 , daha önceki 5.0 ve 5.1 sürümlerine göre güvenlik geliştirmelerine sahiptir.Aynı zamanda IIS hizmeti Windows Server 2003’ü kurduğunuzda varsayılan olarak güvenlik nedeniyle kapalıdır. Buradaki amaç, sistem yöneticisinin hangi hizmete ihtiyacı varsa, bilinçli ve kontrollü bir şekilde ilgili hizmeti başlatmasını sağlamaktır. Windows 2000 ve XP Pro işletim sistemlerinde ise IIS’i Denetim Masası içerisinde yer alan Program Ekle/Kaldır bölümündeki Windows Bileşeni Ekle/Kaldır bölümünden varsayılan ayarlarla kurulumunda yüklenmediğinden ek olarak işletim sistemi CD’sini kullanarak yükleyebilirsiniz. CD içerisindeki I386 dizininde gerekli kurulum dosyaları mevcuttur.

Çalıştır satırına “inetmgr.exe”IIS’i yönetmek için Başlat Menüsü yazarak IIS yönetim arabirimine ulaşabilirsiniz. Varsayılan Web siteleri içerisine sanal bir dizin yaratabilirsiniz. Ayrıca yayınlamak istediğiniz sayfaları C sürücünde yer alan “InetPub” dizini içerisindeki “wwwroot” altına koyabilirsiniz.

IIS’in çalışıp çalışmadığını denetlemek için, yönetimsel araçlardan Hizmetler’i seçerek “IIS Admin” hizmetinin çalışıp çalışmadığını kontrol edebilirsiniz.Diğer bir alternatif olarak Internet Explorer adres çubuğu içerisine “localhost” yazarak IIS’in giriş sayfasına ulaşıp ulaşmadığınızı kontrol edebilirsiniz.

IIS aynı zamanda FTP Server olarak da kullanılabilir.

IIS kurulumunda, .NET Framework kurulmadan önce IIS'in kurulmuş olmasına dikkat edilmelidir. Aksi halde Asp.Net dosyalarının uzantıları ilgili kütüphane dosyaları ile doğru kullanılabilir hale gelemez. Eğer IIS kurmadan Framework'u kurmaya çalışılırsa bir uyarı ile karşılaşılır. Bu uyarı yoksayılarak yükleme işlemine devam edilebilir. Ancak, IIS yüklemesi yapmaya karar verildikten sonra, sistemin Asp.Net sayfaları ile uyum içinde çalışabilmesi için Visual Studio.Net komut satırı aracını açıp "aspnet_regiis.exe -i" komutu girilmelidir.

IIS Yönetimi

Sisteme kurulan IIS yönetim kontrolü için, masa üstünde "Bilgisayarim" ikonu üzerine gelip farenin sağ butonunu tıklanır. Yönet (Manage) alanı seçilir. Açılan pencerede ise "Services and Applications" alanında IIS seçilir. Bu klasörün altında

  • Application Pools
  • Web Sites
  • Web Service Extensions

alt klasörleri bulunur.

Web sites alanı açılınca sistemimizde çalışan Asp.Net uygulamaları görünür. Açılan pencerenin üstünde ise sitenin çalışırlığını durdurmaya yarayan "stop" ve "pause" düğmeleri vardır. Web sites klasörü altında " Varsayılan Web Sitesi" alanı seçilir ve üzerinde farenin sağ tusu tıklanarak IIS ayarları güncellenebilir. Bu klasör üzerinde sağ tıklanınca açilan pencerede ise sekiz adet ayar kategorisi vardır. En önemlisi "Giriş Dizini " kategorisidir. "Yerel Yol" alanında " c:\inetpub\wwwroot " ifadesi, sistemde IIS mekanizmasinin çalıştıracağı uygulamaların bulundugu yer bilgisini tutar.

Asp.Net web uygulamalarının wwwroot klasörü altında tutulur. Ve bu klasör altında tutulan klasörlerin diğerlerinden farklılığı" virtual directory " yani sanal klasör olmalarıdır. .Net ile açılan yeni bir web uygulaması için otomatik olarak wwwroot altında yeni bir virtual directory oluşturulur.

VS.NET kullanmadan yeni bir virtual directory olusturmak için "Web sites -> default web site" alanı üzerinde farenin sağ tuşu tıklanır ve "new" alanında "Virtual Directory" seçilir. Sonra "Virtual Directory Creation Wizard" çikar. İlgili alanlar takip edilerek yeni bir virtual directory oluşturulur.


APACHE

Apache Software Foundation (ASF) tarafından geliştirilir. ASF, Apache yazarları tarafından 1999'da yazılım için yasal bir şemsiye olması için oluşturulmuştur.

Açık kaynak kodlu bir yazılımdır, lisansı ücretsizdir. Yazılım firmaları, kurumlara verdikleri hizmetten (kurulum, teknik destek, vb) kazanç sağlarlar. Bu sunucu internet tarayıcılarıyla bağlanan kullanıcıların isteklerine cevap veriyor. Klasik olarak html (hyper text markup Language - Üstortam Metin İşaret Dili) ile hazırlanmış sayfaları sunmaktadır. Bu sayfalar bizlerin çeşitli editörlerde yazdığı, oluşturduğu, internet sayfalarıdır ve içeriğe ne girmişsek, her zaman o içerikle karşılaşırız. Ama zamanla sunucu tarafında sayfaların oluşturulup, kullanıcıya yollanmasının etkileşimli ve doğru yol olduğu fark edilince sunucu taraflı (server side) script dilleri geliştirildi. PHP (PHP: Hypertext Preprocessor)‘de bu dillerden bir tanesi. Yani PHP ile siz bir sayfayı hazırlamaktan çok, sunulacak sayfanın özelliklerini programlamış oluyorsunuz. Bir ziyaretçi sitenize, sayfanıza girdiği zaman, php dili sayesinde sunucuda oluşan sayfa kullanıcıya yollanıyor. Bu tür bir sistemlerin etkin olabilmesi için önemli şartlardan bir taneside verilerin alınacağı bir deponun (veri tabanının) bulunması. Yani siteye giren kullanıcıya yollanacak sayfa yeni oluşturulurken, verilerinde yenilenmesi, en yeni ya da site ziyaretçisinin istediği bilgileri içermesi gerekmektedir. Bunu sağlayan veri tabanlarından bir taneside MySQL‘dir. MySQL verilerinizi düzenli bir şekilde saklamanızı ve istediğiniz zaman, belirleyeceğiniz kurallar dahilinde verilere ulaşmanızı sağlar. PHP ve MySQL ile ilgili örnekleri verdikçe sanırım burada yazılanlar daha açıklayıcı olacaklar..

Web siteleri Apache üzerinde çalışan farklı sektörlerden birkaç kurum :

Cumhurbaşkanlığı
Turkcell
Migros
Garanti Bankası
Sabah Gazetesi
Sabancı Üniversitesi
Orta Doğu Teknik Üniversitesi
AGB Anadolu Ajansı
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası

22 Mart 2009 Pazar

FTP Protokolü

FTP Nedir?

FTP (File Transfer Protocol) Internete bağlı bir bilgisayardan diğerine (her iki yönde de) dosya aktarımı yapmak için geliştirilen bir internet protokolü ve bu işi yapan uygulama programlarına verilen genel addır. İlk geliştirilen internet protokollerinden biridir. FTP protokolü ile bir başka bilgisayardan bir başka bilgisayara dosya aktarımı yapılırken, o bilgisayar ile etkileşimli-aynı anda (on-line) bağlantı kurulur ve protokol ile sağlanan bir dizi komutlar yardımıyla iki bilgisayar arasında dosya alma/gönderme işlemleri yapılır.

FTP Protokolünün Özellikleri;

*Kalıcı bağlantılar kullanılabilir.
*Veriler ve komutlar ayrı porttan aktarılır
*Güvenlik mekanizması sunar (istemci sunucuya kendini tanıtır)
*Anonim bağlantılara izin verir. Anonymous kullanıcı tanımlıdır. Ama bu hesap kapatılabilir.
*Kota bantları tanımlanır. Klasör,dizin için kota tanımlanır.
*Bir çok web serverinde,web yayınlanmasında dosya aktarımında ftp kullanılır.
*Dosya aktarmada kısıtlama getirilebilir.
*FTPde mb,gb büyüklükte dosyalar aktarılır. FTP, HTTPye göre daha az kullanıcıya hizmet eder.
*Anonim kullanırken dosya paylaşımı için bizden de dosya yüklememiz istenebilir( buna upload-download oranı denir)
*IP kısıtlanabilir.
*Unix temelli bir protokoldür.
*HTTP sunucuları için dosya aktarımı sağlar.
*Dosyaya ait tarih saat olgusu sunmaz.


FTP yapmak için neler gerekir?

FTP yapmak, bir bilgisayara FTP protokolü ile bağlanmak eylemini anlatan yarı Türkçe yarı İngilizce bir deyimdir. FTP yapmak için,
  • bağlanacağımız bilgisayarın internet adresi (nümerik ya da sembolik formatta)
  • bağlanacağımız bilgisayarda dosyalarına ulaşmak istediğimiz hesapla ilgili kullanıcı numarası ve varsa şifresi
  • Internet erişimi olan, üzerinde FTP yazılımı bulunan bir bilgisayar
  • bağlanacağımız bilgisayarda, FTP protokol komutlarını yorumlayacak çalışır durumda bir FTP Servis programı (FTP Sitesi)
  • gereklidir.

FTP ile nasıl bağlantı sağlanır?

Bağlantı, tanıtıcı adı (host name) veya internet numarası kullanılarak iki biçimde yapılabilmektedir. Ancak uygulamada daha sık olarak tanıtıcı adı kullanılmaktadır. Bağlantının yapılabilmesi için; ftp bağlanılmak istenen tanıtıcı ad formatı kullanılmaktadır. Bir makinayla olan bağlantıyı kapatıp diğer bir makinaya bağlanmak için önce close ile bağlantı kesilip, open makina ismi ile yeni bağlantı kurulur. FTP ile bağlantı kurulduktan sonra temel Unix komutları kullanılarak işl emler yapılmaktadır.

FTP nasıl yapılır? Temel FTP komutları nelerdir?

Genel kullanım : ftp şeklindedir. Bundan sonra, ilgili bilgisayara bağlanıldığında, kullanıcı numarası ve parola (password) sorulur. Daha sonra da, o kullanıcının makinasına baglanılmış olur. Bu şekilde, etkileşimli bir ortamda, (genellikle ftp> ile gösterilir) bazı komutlar verilerek iki makina arasında dosya işlemleri, ayrıca bağlanılan makinada bazı temel dosya/disk işlemleri (dizin açma, dosya silme vb) yapılabilir. Bazı temel FTP komutları ve kısa tanımları aşağıda listelenmiştir.:

Standart FTP komutları :

cd : Dizin değiştirme (cd ) (cd .. : bulunulan dizinden bir öndekine geçme)
pwd : Bulunulan dizinin ismini verir
dir : Bulunulan dizindeki dosyaları listeleme
ls : Bulunulan dizindeki dosyaları kisa olarak listeleme (Örnek kullanımlar : ls -lr : ayrıntılı, tersten alfabetik listeleme; ls -lr |more : sayfa sayfa listeleme (dizin içinde cok fazla sayıda dosya varsa bu kullanım oldukça yararlıdır))
get : Dosya alma (get (). ( seçimliktir, kullanılmayabilir. Bu durumda dosya_adı aynen kullanılacaktır.
put : Dosya gönderme (put ()
mget : Birden fazla dosya almak istendiğinde kullanılır. Örnek kullanımlar: mget *.zip, mget a*.* vb..
mput : Birden fazla dosya göndermek istendiğinde kullanılır.
ascii : Dosya aktarımlarında aktarım modu olarak ASCII kullanılacağını belirtme.
binary: Dosya aktarımlarında aktarım modu olarak BINARY kullanılacağını belirtme. Arşiv dosyaları (zip, arj, z, zoo, hqx vb), calıştırılabilir programlar (.exe, .com), resim formatlı programlar (gif, jpeg vb) FTP ile alınmadan/ya da gönderilmeden önce mutlaka bu komut verilmelidir.
delete: FTP yapılan yerde bir dosyayı silme (delete , eğer yetkiniz varsa kullanabileceğiniz bir komuttur)
Stat:Bağlantı durumu hakkında bilgi verir 
Syst:Sunucunun işletim sistemi bilgisini gösterir
mkdir : FTP yapilan yerde yeni bir dizin oluşturma (mkdir , eğer yetkiniz varsa kullanabileceğiniz bir komuttur)
rmdirtype: : FTP yapılan yerde boş bir dizini silme (rmdir , eğer yetkiniz varsa kullanabileceğiniz bir komuttur)
type:Verinin ifade edileceği formatı belirtmektedir.
pasv:Verinin aktarılacağı port üzerinde sunucunun dinleme moduna geçmesini sağlar.
help : Kullanılabilecek komutlar ile ilgili bir yardım ekranı çıkarır.
strv:Dosya yapısı hakkında bilgi verir.
lcd : FTP ortamından çıkmadan, kendi makinanızda dizin değiştirmenizi olanaklı kılar.
close : FTP ortamından çıkmadan, sadece ilgili bağlantıyı kapatmak için kullanılır.
quit : FTP ortamından çıkmak ve bağlantıyı kapatmak için kullanılır (bye komutu da aynı işi görür).
Bazı FTP merkezleri, tüm bir dizini sıkıştırarak gönderme kabiliyetine sahiptir. Söz gelimi, linux isimli bir alt dizini, GET linux linux.zip şeklinde sıkıştırılmış olarak alabiliriz. Ancak, bu özellik her FTP merkezinde olmayabilir.


Kütük Transferi

Internet aracılığı ile kütük transferinin yapılması için get,mget, put ve mput komutları kullanılmaktadır. Ancak transfer edilecek kütük tipine bağlı olarak, transfer tipinin seçilmesi gerekmektedir. Internette iki tür transfer tipi vardır.

Ascii: Bilgisayarlar arasında text kütüklerinin transferi için uygundur.

Binary: Text içeren veya içermeyen imaj ya da program kütüklerinin transferi için kullanılır. Uzantısı z, Z, exe, zip, tar, com, sys, gz veya ps olan kütükler binary tipinde alınmalıdır. Burada z, Z, zip, tar, gz uzantıları o kütüğü n sıkıştırılmış olduğunu ps ise o dosyanın Postcript yapıda olduğunu gösterir. Uygun programlar ile bu kütüklerin transfer işleminden sonra açılmaları gerekmektedir.

DHCP Protokolü ve DNS

DHCP PROTOKOLÜ

DHCP protokolü ,RFC 2131 dosyasında tanımlanmıştır. Büyük ağlarda IP adresleri konfigüre etmek problem oluşturur. DHCP, ağdaki makinalara IP adresi,ağ geçidi veya DNS sunucusu gibi ayarları otomatik olarak yapılandıran bir internet protokolüdür. 7. katmana aittir. İstemci-sunucu modeline dayanır.

Bir TCP/IP ağındaki makinelere IP adresi, ağ geçidi veya DNS sunucusu gibi ayarların otomatik olarak yapılması için kullanılır. DHCP'nin en büyük avantajlarından biri IP adreslerini kısıtlı bir süre için vermesidir. Bu sayede, DHCP iadesi yapılmamış olsa bile bir IP adresi tekrar tekrar kullanılabilir, ve IP havuzu ekonomik bir şekilde kullanılmış olur.

Bir DHCP keşif mesajını almış olan DHCP sunucusu, ilgili kullanıcıya bir IP adresi teklifi verir. Bu etabın İngilizcesi DHCP Offer olarak anılır. İçeriği şu şekildedir:

  • IP adresi
  • Ağ maskesi
  • Tüm ağa yayın adresi
  • Ağdaki routerların listesi
  • Alan adı
  • DNS sunucularının listesi
  • Teklifin son kullanım zamanı

NOT: Tüm DHCP teklif mesajları tüm bu bilgileri içermek zorunda değildir. Genelde IP adresi, ağ maskesi, DNS sunucularının listesi ve son kullanım zamanı yollanacaktır.

NOT2: Kullanıcı birden çok teklifi değerlendirmek zorunda kalabilir.

Host dosyası:Kullanıcı tarafından kullanılır.Bilgisayarı isimlendiren bir sunucudur.

DNS:Host dosyasından farkı, sadece bilgisayarları değil, bilgisayarların bulunduğu ağları da isimlendirir.

Root server:Kök sunucusu.13 tane vardır.

F grubu:Dns yapısını kontrol eder.

Önbellekleme sunucusu:Bütün ağacı sorgulamadan döndürür.


ÖRNEK BİR DHCP KURULUMU


IP adresi: 10.0.0.5/24
Ağ geçidi : 10.0.0.1
Adres Havuzu : 10.0.0.50 ile 10.0.0.200
Dağıtılmayacak IP'ler (dışta kalan IP’ler) : 10.0.0.60-10.0.0.75
10.0.0.90-10.0.0.120
10.0.0.180-10.0.0.190

Ayırma : Mac adresi : fbfbfbfbfbfb
IP adresi : 10.0.0.10

olsun...




Sunucu Yönet/ Rol Ekle-Kaldır/->/ DHCP seç/->/ Kapsam adımız Server olsun





IP Adres Aralığı Penceresinde
Başlangıç IP Adresi : 10.0.0.50
Bitiş IP Adresi : 10.0.0.200
Uzunluk : 24 bit/yani 255.255.255.0 yaptık.








Dışarda Kalanları Ekle Penceresinde
10.0.0.60-10.0.0.75
10.0.0.90-10.0.0.120
10.0.0.180-10.0.0.190 aralıkları girdik.






Kira Süresini 8 gün olarak ayarladık






/->/
Yönlendirici (Varsayılan Ağ Geçidi ) 10.0.0.1 olarak ekledik








Sonlandırdık

Bundan sonra ; Başlat/ Denetim Masası/ Ağ Bağlantıları/Yerel Ağ Bağlantısından açılan pencerede özellikleri seçtikten sonra TCP/IP yi üzerinden kendi bilgisayarımızın IP’sini 10.0.0.5 , alt ağ maskesini 255.255.255.0 , ağ geçidini 10.0.0.1 olarak ayarladık.
DHCP sunucusunuYönetten/ DHCP penceresi açılır. Adres havuzunu tıkladığımızda başlangıç bitiş IPleri ve dışarda bırakılan IPleri görebildik.


Ayırmayı sağ tıklayıp, Yeni Ayırma ile
Ayırma Adı : fenerbahçe
IP adresi : 10.0.0.10 Make adresi : fbfbfbfbfbfb yazdık








DNS Servisi

DNS; genel
olarak internet üzerinde adı bilinen bir bilgisayarın IP adresini ya da IP adresi bilinen bir cihazın adını bulmaya yaran bir yapıdır. Genel bir ifadeyle isim-ip çözümlemesi yapmaktadır.. Host sistemine benzer bir yapısı vardır. Tek farkı dağıtık olmasıdır. Burada sadece bilgisayarlar isimlendirilmez, bilgisayarlar ve bilgisayarların bağlı olduğu ağlar da isimlendirilir.

İleriye doğru arama: DNS adından ip adresinin elde edilmesine denir.
Geriye doğru arama: ip adresinden DNS adının elde edilmesidir.
PTR: Bilgisayar IP adresini bilgisayar ismine eşlemek için kullanılır. IP adreslerini tutan pointerdır.
STR:
PTR nin tam tersi bir işlem yapmaktadır.
MX kaydı: Mail Exchange kayıtları, e-postaları etki alanı sunucularına yönlendirir ve öncelik sırasına göre listelenir. Posta birincil öncelik kaydı kullanılarak gönderilemezse, ikincil öncelik kaydı kullanılır, bu da gerçekleştirilemezse aynı şekilde bir sonraki öncelik kayıtları kullanılır.

NS: Domain içindeki DNS ad sunucularının Adlarını listeler. Yedek sunucudur.
A (host): Bir host (bilgisayar) adını bir IP adresine çözer.
SOA: Bir tane olup yetki başlangıcıdır. Domain bilgilerini içeren DNS ad sunucusunu tanımlar.

Server 2003' te DNS Kurulumu ve Yapılandırılması


Başlat menüsünden Sunucunuzu Yönetin menüsü açılır.
Rol ekle kaldıra tıklanarak seçilecek roller karşımıza çıkmaktadır.


Yapacağımız DNS işlemi işin rolümüzü:"DNS sunucusu" seçerek İleri butonua basıyoruz.


Bu ekran bize yapacak olduğumuz yapılandıma işlemini hakkında bilgiler vermektedir.Yapılandırmanın başlayabilmesi için leri butonu tıklanır.


Şuan yapılandırma işlemine başlamış olmaktadır.


Karşımıza yapılandırma sihirbazı gelmekte ve biz İleri diyerek devam etmekteyiz.


Yapılandırma eylemi olarak ilk kutucuğu seçiyoruz.Bu kutucuk "İleri Doğru Arama Bölgesi oluştur" bize Yerel DNS sorgularını yapar kendinde olmayan DNS sorguları için ileri DNS sunucularından sorgulama yapar yani ileri sunuculara yönlendirme işlemlerini gerçekleştirmektedir.


Birincil sunucu yapılandırması olarak;Birden çok DNS sunucumuz var ise onlardan birini seçmemize yaramaktadır.Bizim tek bir vekil sunucumuz olduğu için üstteki kutucuğu işaretleyerek İleri diyoruz.

Karşımıza çıkan pencere bize ayarlayacağımız DNS Servisi için bölge sormaktadır.Bölge adı girilerek İleri butonu tıklanır.







Karşımıza çıkan pencerede "Dinamik güncelleştirmelere izin verme" seçilerek İleri butonua tıklanır.Bu seçenek bize DNS sunucumuzun belli dilimlerde başka bir sunucular üzerinden güncellemesini yapyım mı diye sormaktadır.Biz güncelleme istemediğimiz için izin vermedik ve İleri diyerek devam ettik.
Bu pencerede bize bizim DNS sorgumuz dahilinde olmayan sorguların hanhi sunucuya iletileceğini sormaktadır.Biz bu seçimi yaparak İleri diyoruz.
Artık DNS sunucumuzun kurumu tamamlanmaktadır Windows Server 2003 ile bir DNS görevi yüklü bilgsayarımızda artık bir DNS sistemimiz kurulmuş olmaktadır.

Başlat Menüsünden Sunucunuzu Yönet seçilip bakıldığında DNS görevi sunucu rollerine eklenmiş olmaktadır. Son olarak Yönet diyerek DNS Sunucumuza ait özelliklere bakabilmeyiz.